Fena halde enerjik!

JÖNTÜRK klavyeleri haber bombardımanını sürdürüyor. Şimdi de  ABD'nin Türkiye ve Yunanistan'ı da içine alan enerji oyununun kodlarını çözüyoruz. İşte detaylar:

ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'ın masasında Akdeniz'de henüz çıkarılmamış petrol ve doğal gaz rezervlerine ilişkin bir rapor bulunuyor. Rapor 2011'in ilk aylarında yazılmış.

Raporda, 2010 yılının sonlarına doğru İsrail'in karasularında keşfettiği dev doğal gaz kaynağından yola çıkılarak Doğu Akdeniz'deki potansiyel kaynaklar sıralanıyor.

Bu kaynaklardan Kıbrıs'ın güneyi ile Güney Ege ve Girit çevresindekiler, "çok büyük potansiyele sahip" olarak işaretli.

Nitekim, Kıbrıs Rum Yönetimi, adanın güneyinde 2011 yılı sonunda sondaj çalışmalarına başladı ve bölgede büyük bir doğal gaz kaynağı bulunduğu ortaya çıktı.

Şimdi sırada Güney Ege ve Girit çevresindeki petrol ve doğal gaz yataklarının bulunup çıkarılması gündemde.

Bunun içinde ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Türkiye ve Yunanistan'a kelimenin tam anlamıyla sıkı markaj uyguluyor.

Clinton, iki ülkenin özellikle Kıbrıs sorununu çözüp, Güney Ege'deki petrol ve doğal gazda ortak olmalarını istiyor.

İlk bakışta çok dostane bir öneri kuşkusuz.

Fakaaat, bu talebin arkasında ABD'nin Akdeniz'deki enerji kaynaklarının kontrolünü tamamen ele geçirmek düşüncesiyle birlikte ince bir detay da yatıyor.

Hillary Clinton, Türkiye ve Yunanistan'a yüzde 20 pay önerirken eşi Bill Clinton'ın lobicilik faaliyetlerini yürüttüğü Noble Energy Şirketi'nin (Kıbrıs'ın güneyindeki doğal gaz yataklarını çıkaran şirket) yüzde 60 pay alması ve bu yönde bir anlaşma yapılması konusunda ısrarcı.

Edindiğimiz bilgilere göre AKP hükümeti bu konuya olumlu yaklaşıyor (Yazının girişindeki "çak" daha bir anlam kazanıyor). İflasla boğuşan Yunanistan'ın da böyle bir ortaklığa sıcak bakacağı Washington tarafından not edilmiş durumda (Aslında olumlu adım aylar önce atılacaktı, ancak ekonomik kriz nedeniyle ortaya çıkan hükümet değişikliği buna engel oldu).

Ha şunu da eklemekte yarar var: Bu anlaşmaya AKP iktidarının onay vermesi için Clinton'ın güvendiği dağ ise tabii ki Fethullah Gülen ve saz arkadaşları (Bunları ne Stratfor bilir ne de Wikileaks).

Bizden aktarması...