ABD'nin iç savaş oyunları!

Gizli ajanların tutuklanması... Garip bir suikast girişimi... İran'ın nükleer tesisinde patlama ve programın başındaki mühendisin öldürülmesi... Bütün bu veriler İran'da casusluk olaylarının arttığına işaret ediyor. Peki ama teknolojisi bu kadar ilerlemiş olan ABD neden hala bu operasyonlarda insan ajanlar kullanıyor?

Arap Baharı ile birlikte bir bir devrilen liderler, ABD'nin Ortadoğu'da düğmeye bastığına işaret. Bölgede eskiden kullanılan işgal yöntemini benimsemeyen ABD, artık yönetimini beğenmediği ülkelerde halkı kışkırtarak amacına ulaşıyor. Son zamanlarda İran ve Lübnan'da yakalanan düzinelerce casus, yeni senaryoları eyleme dönüştürmek için çalışıyordu.

Merkezi Washington'da bulunan Terörle Mücadele ve İstihbarat Birimi'nden emekli öğretim üyesi ABD'li Daniel Mulvenna, dış ülkelerde uygulanan casusluk görevlerinde teknolojiye büyük ihtiyaç duyulduğunu doğruluyor ancak elde edilen bilgilerin yorumlanması ve eyleme dönüştürülmesinde insanın vazgeçilmez olduğunu da ekliyor.

Mulvenna "Teknoloji derken sadece insansız hava araçlarını ya da uydu görüntülerini düşünmemek gerekiyor. İstihbarat için sosyal paylaşım ağları çok önemli. Bir ülkedeki sıkıntıları öğrenmek istiyorsanız orada yaşayan insanların yazdıklarına bakmanız bazen yeterli olabiliyor. Ancak tabi bu yazılanların doğru okunması da çok önemli" diyerek internetin önemini vurguluyor.

Mulvenna bilgilerin okunmasını "Uydu görüntüleri bir ülkede mezhep kavgaları olduğunu size söylemez. Ancak insanların internette paylaştıkları yazılar bu gerçeği ortaya çıkarabilir. Bölgede yaşayan casuslar da bu bilgileri halkı kışkırtmak için kullanabilir. Bu nedenle ülkelerde hala insan casuslara büyük önem veriyoruz. Özellikle de bu dönemde" şeklinde örnekliyor.

Sizin de aklınıza bizim aklımıza gelen soru mu geliyor? Türk-Kürt, Alevi-Sunni, Türk-Rum, Türk-Ermeni... Türkiye'de sürekli yaratılan mezhep kavgaları Amerikan gizli servis elemanlarının ya da onların yerli işbirlikçilerinin işi olabilir mi?