KUBBEDEKİ TABUTUN ESRARI!

Kâtip Sinan Camii, İstanbul'un fethi sonrası ilk yapılan camilerden. 2. Bayezid'in Matbah-ı Âmire kâtibi Sinan Bey tarafından 1496'da inşa edilir. Caminin dikkat çekici tarafı ise dıştan bakınca fark edilen kubbe kenarındaki Kâtip Sinan'ın kabridir. Dünya üzerinde başka hiçbir camide rastlayamayacağınız bu farklılığın hikmetine dair günümüze kadar gelen bir hikayesi var. İşte o hikaye…



Camiyi hayır için yaptıran Katip Sinan, ölmeden önce kabrinin kubbe kenarına defnedilmesini vasiyet etmişti. Ancak öldükten sonra caminin girişinin sağ tarafında bulunan mezara defnedildi.

Gömüldüğü günün gecesi herkesin uyuduğu bir saatte Katip Sinan’ın tabutu mezarından dışarıya doğru yükseldi ve caminin kubbesinin yanına yerleşti. Tabutun üzerindeki onca toprağa rağmen yükselerek caminin kubbesine yerleşmesi o yıllarda halkın dehşete kapılmasına neden olmuştu.

Olayın öğrenilmesinden sonra, bu olaya bir anlam veremeyen caminin imamı ve çevre sakinleri, tabutu aşağıya indirerek yeniden mezara yerleştirdiler.

Ertesi gün sabah namazı kılmak için camiye gelenler hayrete düştüler. Çünkü Katip Sinan’ın tabutu tekrar mezarından çıkmış ve caminin kubbesinin yanında durmaktaydı. Olay içinden çıkılmaz bir hal almıştı. Çevre sakinleri endişe içindeydi. Tabut indirilerek yeniden mezara konuldu. Fakat Katip Sinan yere inmemekte kararlıydı. Üçüncü gece tekrar yükselerek yine aynı yere geldi.

İşin içinden çıkamayan imam ve çevre sakinleri bunda bir keramet olduğunu düşünerek tabutu orada bıraktılar. Günümüzde tabut, halen caminin kubbesinin yanında duruyor.