KOCA SİNAN ÇOK RAHATSIZ!

Mimar Sinan'ın türbesinin olduğu Süleymaniye bölgesindeki vatandaşlar yıllardır gördükleri garip rüyalar nedeniyle huzursuz. Rahat uyku uyuyamayan vatandaşların gördüğü rüyalar ise birbirine benziyor. Rüyalarda başı olmayan biri görülüyor ve yardım isteyen sesler duyuyorlar.

Garip rüyalar, Mimar Sinan'ın kaftasının türbesinden çıkarılmasıyla bir ilgisinin olup olmadığı konusunda soru işaretleri ortaya çıkarıyor.

1490 Kayseri'nin Ağırnas köyünde doğup, 1588'de İstanbul'da ölen Mimar Sinan, Osmanlı  İmparatorluğu'nun hükmü altındaki topraklada sayısız esere imza attı. Ortaya koyduğu eserlerle ölümsüzleşen Mimar Sinan, son eser olarak kendi türbesini yaptırdı. Sinan'ın edebi istiharata çekildiği türbesi 1935 yılında kazıldı.

Güneş Dil Teorisinin, Türk Tarih Tezi'nin okullarda okutulduğu yıllar... O yıllarda Avrupa'da artan milliyetçilik rüzgarının ve Türkiye'de yeni kurulan cumhuriyetin 'temelleri' sağlamlaştırmak adına milliyetçiliğin ve Türklüğün köklerinin ne kadar derinlere indiğini, ne kadar muhteşem olduğunu ve kimliğinin kendine has özelliklerinin bulunduğunu ispatlamak için profesörler, üniversiteler ve kurumlar büyük bir çaba içinde...

Amaç, tüm dünyanın muhteşem eserlerini ve sanatını kabul ettiği, Ayasofya ile yarışan Süleymaniye'nin mimarı Sinan'ın kafatasını alma ve yapılacak incelemelerle devşirme olmadığını, Türk olduğu kanıtlanmak.

Yaklaşık 350 yıl aradan sonra mezar açılır. Ceset bozulmuştur ama kafatası sağlamdır. Gazeteler o günlerde Mimar Sinan Türbesinde Araştıma başlığıyla şöyle bir haber geçerler:

'Süleymaniyede Mimar Sinan türbesinde yeni bir araştırmaya başlanmıştır. Araştırmada itfaiye de çalışmaktadır. Alâkadarlar çok ketum davranmakta ve yalnız tarihî tetkikat yapıldığını öne sürmektedirler. Bu araştırmanın zabıtayı mı, asarı atikayı mı 'alakadar ettiği belli değildir.'

5 Ağustos 1935'teki Akşam gazetesinde yayınlanan haber ise büyük müjdeyi vermektedir:

'Büyük Türk mimarı Sinanın kafatası mezarından çıkarılmıştır. Kafatası antropoloji müzesinde saklanacaktır. Kafatası üzerinde yapılan tetkikatta bunun brakisefal yani yassı yuvarlak olduğu görülmüştür. Bütün Türkler brakisefal olduklarından büyük mimarın yalnız kültür itibarile değil, ırk itibarile de Türk olduğu bir kere daha meydana çıkmıştır.'

Mimar Sinan'ın kafatası Antropoloji Enstütisi'nin müzesine konulmak için Ankara'ya götürülür. Ancak müze bir türlü oluşturulamaz ve Mimar Sinan'ın kafatasıAnkara'da kaybolur.

Kim bilir belki de Mimar Sinan kaybolan kaftasını rüya yoluyla arıyor, rüyasına girdiği vatandaşlardan yardım istiyordur